Suriye Sağlık Bakanlığı, Şam'daki bir kiliseye düzenlenen intihar saldırısında en az 25 kişinin öldüğünü, 63 kişinin de yaralandığını duyurdu.

Suriyeli yetkililer saldırganın Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) ile bağlantılı olduğunu açıkladı. Grup 22 Haziran Pazar günü düzenlenen saldırıyla ilgili henüz bir açıklama yapmadı.

Bu, Ahmed Şara liderliğindeki güçlerin Aralık ayında Esad iktidarını devirmesinin ardından Şam'da gerçekleşen ilk ölümcül saldırı oldu.

Suriye İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Pazar akşamı Dweila semtinde yer alan Mar İlyas Rum Ortodoks Kilisesi'ndeki bir ayin sırasında bir adam, kalabalığa ateş açtı ve ardından yeleğindeki bomba düzeneğini patlatarak intihar etti.

AFP haber ajansına konuşan tanık Lawrence Maamari, "silahlı biri [kiliseye] dışarıdan girdi" ve ateş etmeye başladı. "Kendisini havaya uçurmadan önce insanlar onu durdurmaya çalıştı" diye ekledi.

Yakındaki bir dükkanda bulunan Ziyad adlı başka bir adam, "camları tuzla buz eden bir patlamanın" ardından silah sesi duyduğunu söyledi.

Ziyad, "Kilisede yangın çıktığını ve kırık ahşap bankların girişe kadar fırladığını gördük" dedi.

Kilisenin içinden çekilen fotoğraf ve videolarda, sunağın ağır hasar gördüğü, sıraların kırık camlarla kaplı olduğu ve duvarların kan lekeleriyle kaplı olduğu görülüyor.

Antakya Rum Ortodoks Patrikhanesi'nden yapılan açıklamada, "Bu akşam hain şeytanın eli uzandı, canlarımıza kastetti, akşam ayini sırasında şehit düşen sevdiklerimizin canlarını da aldı" denildi.

Suriye'de geçiş hükümeti lideri Ahmed Şara, yazılı açıklamasında birlik ve dayanışma çağrısı yaptı.

"Tüm uzman güvenlik güçlerimizi harekete geçirerek bu hain suça katılan veya suçu planlayan herkesi bulup adalete teslim ederek hak ettikleri cezayı almalarını sağlayacağımızı taahhüt ediyoruz" dedi.

BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen'in ofisi saldırıyı kınadı ve Suriyelileri "terörizmi, aşırıcılığı, kışkırtıcılığı ve herhangi bir topluluğu hedef almayı reddetmek için birleşmeye" çağırdı.

ABD'nin Suriye özel temsilcisi Tom Barrack, "Bu korkaklık eylemlerinin, Suriyelilerin örmeye çalıştığı yeni hoşgörü ve kapsayıcılık dokusunda yeri yoktur" dedi.

Saldırıyla ilgili bir açıklama yayınlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Suriye'nin taşeron terör örgütleriyle yeni istikrarsızlık ortamına çekilmesine izin vermeyeceğiz" dedi.

Avrupa Birliği de "hain ve korkakça" diye nitelendirdiği saldırıyı sert bir şekilde kınadı. AB, "terör tehdidiyle" mücadele ve IŞİD ile diğer aşırılıkçı grupların tamamen ortadan kaldırılmasını sağlamak için çabaların acilen yoğunlaştırılması gerektiğini vurguladı.

Arap Birliği de 22 Haziran'daki saldırıyı kınadı. Genel Sekreter Ahmed Ebu Gayt, "Suriye hükümetinin bu terör örgütleriyle başa çıkabileceğine dair umutluyuz" dedi.

IŞİD, Suriye'de sık sık Hristiyanları ve diğer dini azınlıkları hedef alan saldırılar düzenledi.

Örgüt, 2016 yılında Şam'ın güneyindeki Şii Seyyide Zeyneb türbesi yakınında 70'ten fazla kişinin ölümüne yol açan bir dizi bombalı saldırıyı üstlenmişti.

IŞİD bir zamanlar Suriye'nin batısından Irak'ın doğusuna kadar uzanan 88 bin kilometrekarelik bir alanı kontrol ediyordu. Bu topraklarda yaklaşık sekiz milyon kişi yaşıyordu.

Örgütün 2019'da Suriye'de aldığı askeri yenilgiye rağmen Birleşmiş Milletler (BM), IŞİD ve bağlantılı grupların oluşturduğu tehdidin yüksek kalmaya devam ettiği uyarısında bulundu.

Şubat ayında yayınlanan bir raporda, grubun Suriye'deki geçiş sürecini fırsat bilerek saldırılarını artırabileceği ve ülkeyi yabancı savaşçı toplama merkezi haline getirebileceği uyarısı yer alıyordu.

Suriye'de geçiş hükümetinin iktidarı devralmasından sonra örgütün üstlendiği ilk saldırılar 22 ve 28 Mayıs'ta gerçekleşti.

IŞİD, Suriye'nin güneyindeki Süveyda çöl bölgesinde iki ayrı olayda güvenlik güçlerini hedef aldığını duyurdu.

İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne (SOHR) göre IŞİD 2025'in başından beri silahlı ve bombalı saldırılar dahil Suriye'de 100'den fazla operasyon düzenledi.

Gözlemevi'ne göre saldırılar özellikle kuzeydoğudaki Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) kontrolündeki bölgelerde, özellikle Deyr ez-Zor, Haseke ve Rakka'da yoğunlaştı.

Türkiye, Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriye 9 Mart'ta IŞİD'e yönelik ortak bir operasyon ve istihbarat mekanizması kurulması konusunda anlaştığını açıklamıştı.

IŞİD'in Suriye ve komşu Irak'ta 1.500 ila 3.000 savaşçısı olduğu ve bunların çoğunun, kilit liderler de dahil olmak üzere, Suriye topraklarında konuşlandığı tahmin ediliyor.

Yaklaşık 300 savaşçının, dış operasyonların planlanması için bir merkez görevi gören Suriye çölünde konuşlandığı bildiriliyor.

Suriye'nin kuzeydoğusundaki hapishanelerde 9 binden fazla IŞİD militanı tutulurken, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 40 bin IŞİD bağlantılı kişi de çeşitli kamplarda tutuluyor.

Hollanda merkezli Uluslararası Terörle Mücadele Merkezi'nin Mayıs 2025 tarihli analizine göre, bu kampların en büyük finansörü olan ABD, yakın zamanda 117 milyon dolarlık bir kesinti açıklamıştı.

Merkeze göre bu kamplardaki vahim koşullar kesintiler nedeniyle daha da kötüleşebilir. Bu durum IŞİD'in üye devşirmesi ve büyümesi için ortam hazırlama riski barındırıyor.

Suriye'de azınlıkların güvenliğini sağlama yeni iktidarın önündeki en önemli sınavlardan biri olarak görülüyor.

Ülkedeki geçici yönetimin Devlet Başkanı Ahmed Şara, yönetimi devraldığında tüm kesimleri kucaklama sözü vermişti.

SOHR'a göre, son aylarda başta Aleviler ve Dürziler olmak üzere azınlık topluluklara yönelik saldırılarda iki bine yakın kişi öldürüldü.

Bu saldırılarda hükümete bağlı silahlı güçlere suçlamalar yöneltilmiş, Şara, sivillerin öldürülmesinde payı olan kişilerin yargılanacağı sözü vermişti.

Bu haber, BBC gazetecileri tarafından hazırlandı ve kontrol edildi. Bir pilot proje kapsamında bazı bölümlerin çevirisi için yapay zekadan da faydalanıldı.